Klinik Psikolog Serap Hanlar

Klinik Psikolog Serap Hanlar

İlişki Sorunları Neden Ertelenir?

İlişki Sorunları Neden Ertelenir?

Terapiye Giden Yol:

İlişki Terapisine Başlamak Neden Gecikir?


Çiftler çoğu zaman ilişki sorunlarını kendiliğinden geçecek duygusal dalgalanmalar gibi görür. Gündelik hayatın içindeki koşuşturma, çocukların sorumluluğu, iş yükü, ekonomik kaygılar ya da sadece yorgunluk; konuşmaları erteler, duyguları bastırır, yakınlığı geri plana iter. Oysa duygular bastırıldıkça birikir, sözcükler sustukça yüklenir.

Yapılan araştırmalar, çiftlerin bir terapiste başvurmadan önce yaklaşık altı yıl boyunca ilişkilerinde mutsuz olduklarını ortaya koyuyor. Bu süre zarfında, biriken çatışmalar ilişkiyi yalnızca yıpratmakla kalmaz; aynı zamanda sorun çözme kapasitesini, karşılıklı empatiyi ve bağ hissini de zayıflatır. Sonuçta, terapiye adım atıldığında çoğu çift artık onarmaktan çok, “ne kaldıysa koruma” noktasına gelmiş olur.


iliski-terapisti-istanbul.jpg


Terapiye Neden Geç Kalıyoruz?

Terapi, ne yazık ki birçok çift için bir “çıkış kapısı” değil, bir “çıkmaz sokak” gibi algılanır. Oysa tam tersi olmalıdır: Terapi, çıkmazda değil, hâlâ bir yol varken başvurulması gereken bir destek sistemidir.

Peki neden bu kadar beklenir?

  • Bir taraf değişime hazırken diğer tarafın hâlâ inkârda olması,

  • Terapiye gitmenin “zayıflık” ya da “mağlubiyet” gibi algılanması,

  • “Ben düzeldim ama o değişmez” düşüncesi,

  • “Bunu dışarıdan biri nasıl anlayacak ki?” direnci,

  • Suçlanmaktan, mahremiyetin ihlal edilmesinden ya da geçmişin açılmasından duyulan korkular…

Tüm bunlar terapiye giden yolu duygusal olarak kapatır. Ancak asıl tıkanıklık, ilişkinin kendi içinde oluşan ve yinelenen döngülerin artık fark edilmez hâle gelmesidir.


İlişkiler Değişir: Sabit Değil, Dinamik Bir Yapıdadır

Her ilişki zamanla evrilir. Tarafların bireysel gelişimleri, aile dinamikleri, iş yaşamı, çocukların doğumu, kayıplar, taşınmalar, kuşaklar arası değer farkları ve geçmiş yaşantılar ilişkiye yeni yükler getirir. Bu yüklerin yönetilebilmesi için ilişki içinde esneklik, duygusal okuryazarlık ve karşılıklı duyulma gerekir. Ne var ki çoğu zaman bir taraf bu yükleri taşırken, diğer taraf duymamayı seçebilir.

İlişki tıkanmaz, döngü tıkanır. Sürekli aynı yerden tartışan, aynı cümlelerle birbirini suçlayan, aynı kırılmaları tekrar tekrar yaşayan çiftler; birbirlerinin ne dediğini değil, hangi bağlamda söylediğini kaçırırlar. Ve işte tam da burada bir dış göz, ilişkideki kör noktaları görünür kılmaya başlar.


İlişkide Suçlu Aramak Yerine Döngüyü Görmek

İlişkilerde sık yaşanan bir yanılgı, problemin tek bir kişide aranmasıdır. “Eğer o böyle olmasa, biz çok iyi anlaşırız” ya da “Ben elimden geleni yaptım, sorun onda” gibi ifadeler, çözüm getirmek yerine döngüyü besler.

Oysa ilişki, iki kişinin oluşturduğu bir bağlamdır. Sorunlar da bu bağlamda şekillenir. Kimi zaman sessizliğin, kimi zaman öfkenin, kimi zaman da aşırı fedakârlığın bile ilişki içindeki rollerden beslendiği görülür. Çift terapisi, bu etkileşim ağını görmeye ve dönüştürmeye alan açar. Amaç; taraflardan birini suçlamak değil, birlikte oluşturdukları düzenin nerede aksadığını ve nasıl iyileşebileceğini anlamaktır.


aile-psikologu-bakirkoy.jpg


Evliliği Ayakta Tutmak: Terapinin Onarıcı Gücü

Irvin D. Yalom’un da söylediği gibi, “Evlilik, ev gibidir; sürekli bakım ve onarım ister.” Zamanla her evde çatlaklar, sızıntılar, göçen duvarlar olur. Ancak bu sorunlar, evi terk etmek için değil; tamir etmek, yenilemek ve birlikte yaşanır kılmak için birer çağrıdır.

Terapi de tam olarak bu çağrıya verilen bir yanıttır. İçinde yaşanması mümkün olmayan bir evde kimse uzun süre kalamaz. Ama o evi birlikte yeniden inşa etmek mümkündür — eğer duymaya, görmeye ve sorumluluk almaya niyet varsa.


Birlikte Yeniden Bakabilmek: İlişkiyi Dönüştürmek Mümkün

Çift olmak, aynı yöne yürümek değil; bazen farklı yollardan geçerken bile birbirini gözetebilmek demektir. Birbirini dönüştürmeye çalışmaktan değil, ilişkiyi birlikte dönüştürmekten geçer kalıcılık. Terapi, bu dönüşümün hem aynası hem zemini olabilir.

Asıl soru ‘kim haklı’ değil, ‘bu hâli birlikte nasıl dönüştürürüz’dür.


Klinik Psikolog Serap Hanlar
Çift ve İlişki Terapisti

Bilgi ve Randevu için Whatsapp: 05070538485

Bu yazı toplam 1102 defa okunmuştur
Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Klinik Psikolog Serap Hanlar Arşivi