Stres kendini kanıtlamak zorunda olanları seviyor

Stres kendini kanıtlamak zorunda olanları seviyor
Bazı meslekler stresi sürekli kılan ortamlar yaratıyor. Ve stres sanıldığı gibi sadece tepe noktalarda bulunan yöneticilerin sorunu değil, aksine yönetilenleri tehdit ediyor.

 
 
Füsun Saka / HÜRRİYET

[email protected] 
 
Stres insan vücudunu çökerten ve çağın en önemli sorunlarından biri.

Her ne kadar psikolojik bir sorun gibi görülse de  daha çok insanın yaşadığı ortamdan kaynaklanan ve onu hem ruhsal hem de bedensel açıdan yoran bir durum.  Bazı meslekler ise  stresi sürekli kılan ortamlar yaratıyorlar. Ve stres sanıldığı gibi sadece tepe noktalarda bulunan yöneticilerin sorunu değil, aksine yönetilenleri tehdit ediyor.

Yoga, meditasyon, reiki, relaksoloji  yöntemlerini öğreniyoruz, daha sakin kalabilmek için bitki karışımlarından oluşan çayları içiyoruz, doğru nefes almayı başarırsak daha sakin kalabileceğimizi umuyoruz ama stres peşimizi bir türlü bırakmıyor. Çünkü hayatın ritmi sürekli olarak stresi sunuyor bizlere. Büyük holdinglerin sorumluluk sahibi patronlarından, bir montaj işçisine kadar herkes stresi iliklerine kadar hissederek yaşıyor. Milyarla insanı pençesine alan ve çağın sorunu olarak nitelenen stres kimi meslekleri yapanları daha da çok etkiliyor ve bir çok hastalığa da zemin hazırlıyor. Örneğin, kalp damar rahatsızlıkları, tansiyon, depresyon, anksiteye bozukluklarının çoğunun temelinde stres yatıyor.

Bu hafta iki psikiyatri uzmanlarına,  en stresli on mesleği ve nedenlerini sorduk. Aldığımız cevaplar, bu mesleklerin sahibini biraz daha düşündürecek gibi. Aslında sanıldığı gibi en stresli olanlar yönetici kadrolar değil tersine monoton, itibarı düşük işlerde çalışanların stresleri daha fazla. Çünkü işlerini yürütürken kontrol gücü az. Yani işlerini çok iyi yapmaları bekleniyor ama karar alma yetkileri yok.
Örneğin,  kişisel kontrolün mümkün olmadığı, günlük rutinde rahatlama olanağının bulunmadığı, vatandaşla direkt ilişki içinde olunan, talep ve beklentinin çok ama kişinin bağımsız karar alamadığı işlerde çalışanlarda  3 misli daha fazla yüksek tansiyona rastlanıyor

İtibarı düşük işlerde çalışanların stresi daha fazla

DBE Kurucu Başkanı Emre Konuk'a göre, en stresli 10 meslek ve nedenleri şöyle;

Polisler: Mesleğin riski çok fazla ve uzun saatler çalışıyorlar, özellikle Türkiye'de  imajları düşük, buna rağmen taşınan hayati tehlike ve aldıkları sorumluluklar onları stresli yapıyor.

İtfaiyeciler. Ciddi olarak hayatları çok risk altında ama ona göre para  da kazanmıyorlar:  Kazansalar bile sürekli ölümle burun buruna olmak insanı psikolojjk açıdan yorar.

Şehiriçi otobüs şoförleri: Tüm kenti her türlü hava ve trafik koşulunda dolaşıyorlar. Rotaları tek düze. Çok kalabalık bir insan topluluğunu taşıyorlar ki bu da stres için önemli bir kaynak.

Hava trafik kontrolörleri:  İstanbul  Atatürk Hava Limanı'na dakikada bir uçak iniyor ve çıkıyor. Bu,  tepede her dakika bir sürü uçak var demektir. Bunları birbirine karıştırmadan, çarpıştırmadan orada dolandırıp, yön ve irtifa vermek, sorunsuz inmelerini sağlamak lazım. Hiçbir saniye dikkatini başka yere vermek ya da dinlenmek, mola vermek mümkün değil. 

Call- center çalışanları: Performansları elektronik olarak izleniyor ve ne kadar çalıştıkları hemen anlaşılıyor, bir de tepelerinde bir supervizör,  salonda yüksekçe bir oturup onları izliyor. Sıkıntılı olup, hıncını çıkartmak isteyenler de buraları arıyor yani  zor müşteriler arıyor.

Rutin, kendi içinde doyum sağlamayan işler: Örneğin montaj bandı üzerinde çalışanlar gibi. İlle çok fazla riskli, bildiğimiz anlamda stres taşımayan işler var bunlar rutin işler. Montaj bandı fenomeni vardı mesela Ohaio'da bir elektronik firmasında bir sabah bir işçi hastalanıyor, tansiyonu çıkıyor ve  doktora götürülüyor hemen ardından on dakika çinide 40 kişi hastalanıyor, iş büyüyor bir zehirlenmeden şüpheleniliyor  ama  hiçbir şey çıkmıyor. Olayın  psikolojik orijinli olduğu anlaşılıyor. En fazla psikosomatik sorunlar buralarda çıkıyor. İtibar yok, mükafatı yok.

Borsacılar (dialer/brokerler): Başkalarının paralarını yönlendirmek ve her gün zamanla yarışmak onları ciddi olarak yoruyor.

Gazeteciler (Köşe yazarları değil): Gazeteyi yetiştirmek için zamanla yarışan insanları kastediyoruz bununla. Saat 16:00'da baskıya girenler gibi. Yazı işleri kadroları, haberlerin yazıp  editöre gönderecek olanlar bu stresi yaşıyor.

Travma müdahale ekipleri: Olayın kendisi zaten stres üreten bir neden.

Hayatı tehdit eden meslekler stres yaratıyor

Bakırköy Mahzar Osman Ruh ve Sinir Hastalıkları Hastanesi Başhekimi Psikiyatr Dr. Musa Tosun'a göre en stresli meslekler ve nedenleri söyle;

"Doktorluk: Bence bizim mesleğimiz en stresli olanı gibi geliyor bana. İşin latifesi bu ama en riskli on meslek deyince, bazı meslekler vardır ki, hayatı tehdit ediyordur, bunu icra eden kişiler sürekli  tehdit altındadır. Bu kişilerin stressiz olmaları beklenemez.
Cephede tehdit altında olan güvenlikçiler, askerler, polisler,  pilotlar risk ve stres altında. Bu mesleğe yıllar içinde alışsalar bile tehdit hiç eksilmediği için stres sürüyor ve artıyor.

Madenciler de aynı durumda. Herhangi bir kaza olduğunda, yardımın zor ulaştığı kimi zaman da ulaşamadığı mesleklerden çünkü.
Uzun yol şoförleri, kimyasal maddelerle çalışanlar, nükleer maddelerle çalışanlar, gazeteciler ve diplomatlar geliyor sonrasında aklıma. Bir de diplomatlar geliyor akla. Çünkü bazen kendisine hiç hoş gözle bakmayan toplumda çalışmak zorunda kalıyorlar. Liderler de öyle. Kendilerini sürekli olarak kanıtlamak zorundalar. Hekimleri gerçekten de saymak lazım. Bir çok bakımdan risk altındalar. Bulaşıcı hastalıklara maruz kalmak, saldırıya uğramak açısından bakarsak durum iç açıcı değil. Cerrahların yaşadıkları stres de çok yüksek. Avukatlar da kendilerini daima kanıtlamak zorundalar. Meslekleri  kazanmak ya da kaybetmek üzerine olduğu için riskli mesleklerden biri. Bir davada daima iki avukattan biri kaybedecek bir kazanacaktır ve bu durumda demek ki, yüzde 50 risk her zaman var.
Borsa brokerleri de para yönlendirmek açısından perişan oluyor." 

İnsan hayatına yön verenler stres altında kalıyor

Psikiyatr Dr. Bahadır Bakım'a göre en stresli meslekler ve nedenleri;

Doktorluk: Çünkü sürekli olarak sıkıntılı insanlarla görüşüyorlar, ağır durumdaki hastaların sorunlarını dinliyorlar. Doğal olarak depresyon, anksiyete ile karşı karşıya geliyorlar ve travmatize oluyorlar.

Hukukçular:. Avukat, savcı, hakim fark etmez, sonuçta bir kişinin hayatına yön vermek, suçluyu, suçsuzu ayırmak zorundalar. Dinledikleri olaylar travmatize  edici.

Askerlik-polislik.: Sonuçta sürekli olarak bir savaş tehlikesi ve çatışma var. Sıkıntı,  kaygı yaşanıyor. Post travmatik stres bozukluğu meydana gelebiliyor.

Öğretmenlik: Özellikle Türkiye'de gelir düzeyi düşük, aşırı çalışma tempolu ve çok sayıda çocukla karşı karşıya kalmaları onların stresini artırıyor.

Ev kadınlığı: Çünkü çocukların yükü ne yazık ki onların üzerinde, eşin getirdiği sıkıntılar, eşin ailesinin getirdiği sıkıntılar ekleniyor ve monotonluk da var.

Gazetecilik; Sürekli olarak bir Şeyler için  koşuşturmak, takip etmek, yetiştirmek zorundasınız. İnsanlar sizi tehdit edici ve rahatsız edici olarak görüyor, reddediliyorsunuz, kötü ortamlarda öldürülme, kaçırılma riskiniz var. Stres için en önemli nedenler bunlar.

Sürekli olarak mekanik işlerle uğraşanlar, bilgisayar makine mühendisleri: Bunlar insanlardan uzak çalışıyorlar, belirli bir düzen içindeler. Her hangi bir şekilde üstlerine karşı veya kendilerine  karşı sorumluluk içindeler. Sınanma kaygısı yaşıyorlar.

Hizmet sektörü; İlaç pazarlaması yapanlar, garsonlar, aşçılar turizm sektöründe çalışanlar diyebiliriz çünkü  müşterinin memnuniyetini sağlamaya çalışıyorlar. Ve düşük gelirlerle çalışıyorlar

Ulaşım sektörü: Buna uzun yol şoförleri, pilotlar, kaptanlar dahil. Burada, taşıdıkları malın güvenliği, yolcu güvenliği söz konusu. Sürekli dikkatli olmak zorundalar, kapris çekiyorlar, her an için kaza geçirme tehlikeleri var. Alkol ve madde sorunları var.

Siyasiler:Bunların içine muhtar, belediye başkanı, vali, milletvekilleri giriyor. Bunlar seçilme kaygıları yaşıyorlar, bulundukları konumu korumak zorunda olmaları onları zorluyor. Talepleri, reddetme ya da kabul etmek durumundalar. Zaman zaman inanmadıkları şeyleri yapmak zorunda kalıyorlar. Depresyon ve anksiyete bozuklukları görülüyor. 

Bu haber toplam 2873 defa okunmuştur
HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.