Antidepresan İşe yaramıyor Haberine Tepki

Antidepresan İşe yaramıyor Haberine Tepki
Antidepresanların işe yaramadığını öne süren ‘araştırma’, doktorları zor durumda bıraktı. Medyanın süzgeci iyi çalışmayınca hastalar paniğe kapıldı, psikiyatrların telefonları susmuyor

AKŞAM / Türkan Yılmazer

Depresyon tedavisinde önemli bir yer tutan antidepresanların şeker tabletinden farksız olduğunu iddia eden araştırma, Türk psikiyatrları öfkelendirdi.

Haberleri okuyuyup “İlacı kesmeli miyim?” diye soran hastaların telefonlarıyla baş edemeyen doktorlar, bu çalışmayı yeterli araştırmayı yapmadan yayınlayan basın kuruluşlarını da eleştirdi. Araştırma sonuçlarını yayınlamayan AkŞam’ı tebrik eden psikiyatrlar, bu tarz haberciliğin tedavileri olumsuz etkilediğine de dikkat çekti.

Türkiye’nin önemli psikiyatrlara “Antidepresanların şekerden farkı var mı?” diye sorduk!

Kesinlikle işe yarıyor

Prof. Dr. Sedat Özkan (İstanbul Üniversitesi İstanbul Tıp Fakültesi Psikiyatri Anabilim Dalı)

Her gün onlarca hasta görüyorum ve onlara ilaç veriyorum, ‘antidepresanlar işe yaramıyor’ demek doğru değil. Depresyon hastaları yalnızca ruhsal değil, bedensel fonksiyonlarında da aksama yaşar. Depresyonda olduğunu bilmeyen hastalarım var. İlaç tedavilerinde bunların yüzde 80 oranında ortadan kalktığını görüyoruz. Biz bu ilaçları kullanmazsak intiharlar artar, kanser hastalarının hastalıkları ilerler.

8 HAFTA YETERlİ DEĞİL - Doç. Dr. Oğuz Karamustafaoğlu (Şişli Etfal Hastanesi Psikiyatri Klinik Şefi)

Depresyon hastaları 6 ayda, 1 yılda tedavi edilebiliyor. Oysa bu tarz araştırma 8 hafta sürmüş. Bu kadar kısa sürede mümkün değil. Üstelik biz 1997’de İstanbul’da kimler intihar ediyor diye bir çalışma yapmıştık. Yeterli dozda verilmeyen hastalar intihar ediyor diye bir sonuç ortaya çıkmıştı. Bu tarz haberciliği de eleştirmek istiyorum. Danışmadan araştırmadan bunun yayınlanmasını doğru bulmuyorum.

Hastaları ölümden döndürü - Psikiyatrist Dr. Nihat Kaya (www.depam.com yöneticisi)

İlaç kesilirse intiharlar artar. Biz Antidepresan ilaçlar hayata küsmüş, intihar eşiğine gelmiş, takıntı, evhamlardan dolayı cinsel yaşamları sıfırlanmış insanları yüzde 70-80 civarında tedavi ediyor. Ağır depresyonlarda yüzde 15 oranında intihar riski vardır. Bu insanları ilaca karşı soğutursanız intihar riskini artırırsınız. Bu haberlerden dolayı ilacını kestiği için birisi intihar ederse sorumluluğunu kim alacak?

İNTİHARI ÖNLÜYOR-Prof. Dr. Nesrin Dilbaz (Ankara Numune Eğitim ve Araştırma Hastanesi 2. Psikiyatri Klinik Şefi)

Etkisiz olduğunu kabul etmiyorum. Bu araştırmanın sonuçları da beni ilgilendirmiyor. 20 yıllık deneyimim, ilaç tedavisinin yararlı olduğunu ortaya çıkardı. İntiharı düşünen, gerçekten yaşamak istemeyen insanlarda büyük faydaları var. Şeker diye düşünmek çok yanlış. Paniğe kapılmak gereksiz.

SORUMSUZ HABERCİLİK- Doç. Dr. M. Özkan Pektaş (Balıklı Rum Hastanesi Vakfı Anatolia Klinikleri Şef Yardımcısı)

Haber infial yarattı. Birçok hastamız etkilendi, çok yoğun telefonlar geliyor. Bu tarz habercilik doğru değil. Araştırmanın içeriğinde ve tekniğinde çok ciddi yanlışlıklar var. Depresyon bir okyanus. Dünyada iki numaralı sağlık problemi. Depresyon teşhisini koyabilmeniz için hastanın çok ciddi araştırılması gerekiyor. Bu tip ilaçlardan çok iyi sonuç alıyoruz. İntihar etkisi hissettiğimiz hastalarda çok olumlu düzelmeler görüyoruz. İnsanın hayata bağlılığını sağlayan hekimdir. Böyle bir yarar görmesek ilaç vermeyiz. Hastaların ilaçlara devam etmesi gerekiyor.

‘İlaçlara devam edin’

Hastalarımız bize güvensin, ilaçlara mutlaka devam etsin diyen Türk psikiyatrlar, ilaç tedavisinden gördükleri yararları ise şöyle anlattı:

100 ağır depresyon hastasının 15’i intihara teşebbüs eder. İntiharı düşünen, yaşamdan vazgeçme isteği çok güçlü olan hastaları hayata döndürüyoruz.

Hastalığı hafif veya orta düzeyde yaşayan hastalarda antidepresan kullanılmadığında ağır depresyona meyil yaşanabiliyor. Bu sürecin sonucu yine intihar demek. İlaçlar bunu engelliyor.

Obsesif (takıntılı) kişilerin yaşadıkları sıkıntıları daha rahat atlatmalarını ve hastalıklarının ağırlaşmamalarını sağlıyoruz. Bu, onların sosyalleşmelerinin önündeki engelleri ortadan kaldırıyor.
Sokakta kriz geçiririm korkusuyla evden dışarı adımını atamayan panik atak hastaları var. Onların toplumla kaynaşmasını sağlıyoruz.

İLAÇ FİRMALARI: 12 BİN KİŞİDE TEST EDİYORUZ

Eli Lilly: Çalışmaya konu olan antidepresan ilaçları 125’ten fazla ülkede ruhsat otoriteleri tarafından onaylanıyor. Ayrıca ilacın gelişim aşamasında ve piyasaya verilmesinden sonra 12 binden fazla hasta üzerinde klinik araştırma yapılıyor. Yayınlanan haberlerin hastalar üzerindeki etkileri de düşünülerek, depresyon hastalarının tedavilerini mutlaka hekim kontrolüyle sürdürmesi desteklenmelidir.

GlaxoSmithKline: Bu çalışma, depresyon hastalarına ve ailelerine gerçek yaşamlarında antidepresan tedavilerinin sağladığı pozitif faydaları göz ardı etmektedir. Oysa bu hastaların tedaviden elde ettiği olumlu sonuçlar klinik çalışmalarda da gözlemlenmektedir.

Bu haber toplam 9460 defa okunmuştur
HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.