TARAF GAZETESİ - Son günlerde niteliği ve sayısı artan cinayetlerden hayvanlar da paylarına düşeni alıyor. Hayvanseverler, “Sembolik para cezaları yetersiz” diyor.

Türkiye, her yeni gün bir hayvan cinayetiyle daha sarsılıyor. İki gün önce Denizli’de 83 yaşındaki bir adamın sinirlediği kediyi tüfekle vurup öldürmesinin ardından önceki gün de Bursa’da bir kişi havladığı gerekçesiyle “Panter” isimli bir köpeği av tüfeğiyle vurdu. Kanlar içinde kalan köpek telef olurken, köpeği öldüren fabrika işçisi S.Ç. hakkında, “Ateşli Silahlar Kanunu’na muhalefetten ve meskun mahalde ateş etmek” iddiasıyla soruşturma başlatıldı. Çevre ve Orman Müdürlüğü de idarî para cezası keseceklerini belirtti.

Son günlerde sık sık yaşanan hayvan cinayetlerini Taraf’a yorumlayan Psikolog Dr. Ozanser Uğurlu, şiddet meselesinin Türkiye’de içselleştirildiğini belirtti. “Bu tarz olaylarda kişinin insana yansıtamadığı şiddeti kendinden küçük bir obje veya canlıya yaşatma durumu söz konusu. Türkiye’de insanlar mutsuz ve kutuplaşma var. Böyle bir ortamda şiddetin olmasına şaşırmamak gerek” diyen Ozanser, bir hayvana zarar veren kişinin tatmin duygusuyla insana daha kötü şeyler yapabileceğini vurguladı.

“Sadece idari para cezası var”

“Psikiyatri uzmanlarının bağlı olduğu meslek örgütleri, hayvanlara fena muameleyi, davranış bozukluğu tanısında kriter kabul ediyor. Hayvana kötü muamele, erken uyarı işareti olarak değerlendirilmeli” diyen Hayvan Hakları Federasyonu Yönetim Kurulu Başkanı Ahmet Kemal Şenpolat da, yasaların hayvanlara karşı kötü muameleyi Kabahatler Kanunu kapsamında gördüğünü, hayvana eziyet eden kişiye sembolik bir para cezası verildiğini söyledi. Yürürlükteki yasanın değiştirilmesi gerektiğini belirten Şenpolat, “Hayvanlara eziyet eden kişinin yarın insana yönelik bir olayda potansiyel suçlu olabileceği unutulmamalı” dedi.