1. HABERLER

  2. RÖPORTAJ

  3. Prof. Kemal Sayar: Merhamet Yorgunluğu Yaşıyoruz!

Prof. Kemal Sayar: Merhamet Yorgunluğu Yaşıyoruz!

Terörün hedefinin insanda psikolojik hasar bırakmak olduğunu söyleyen Sayar "Merhamet yorgunluğu yaşıyoruz." dedi... İşte Sabah Gazetesi'nde yer alan söyleşinin ayrıntıları...

A+A-

BİRBİRİMİZİ KENDİMİZE BENZETMEYE ÇALIŞIYORUZ

- Toplumsal acılar birikiyor mu? Birikince ne oluyor ve psikolojik olarak nerelere savruluyoruz? 
- Evet birikiyor. Bir su damlasının dolu bir bardağı taşırması gibi bir mikro travma da gün gelir çok büyük patlamalara neden olabilir. Bir başka tepki de yoğun travma karşısında insanların artık duygusal kepenklerini indirme zorunluluğu hissetmeleridir. İnsanlar giderek hissizleşir, duyarsızlaşır. Buna merhamet yorgunluğu ismini verebiliriz. Merhamet yorgunluğu, ağır insan hakları ihlaline uğrayan insanlarla çalışan, büyük travma yaşamış insanlarla ilgilenen meslek mensuplarında da görülür. Bence günümüzde Türkiye'de ve dünyada yoğun terör saldırılarının ardından da görülmeye başlandı. Merhamet yorgunluğu olaylar karşısında kayıtsız kalmamıza yol açıyor. Ayrıca Türkiye'de giderek şöyle bir reaksiyon da görüyorum. Kendimden olanın acısına dikkat etmek, kendimden olmayan insanın acısına sağır kesilmek. Yani toplumumuzda seçici olarak merhametimizi, kendi insani duyarlılıklarımızı kullanma eğilimi var. 

- Bu sağlıklı bir durum değil... 

- Hem de hiç değil. 

- Peki ne yapılmalı? 

- Beni inciten şey, bir başkasını da incitebilir diye düşünmeliyiz. Karşımızdakini inciten şeyi daha iyi anlayabilmek için onun hikayesini bilebilmek gerekir. Yunus Emre "Gelin tanış olalım" diyor. Çok basit bir söz gibi gelebilir ama bütün çatışma çözümlerinin kökeninde yer alması gereken bir söz. Ya da Mevlana "Ben bensiz olarak geliyorum, sen de sensiz olarak gel" diyor. Bu da önyargıya karşı panzehir bir cümledir. Bizim kendi kabilemizin dışında da yaşanmaya değer hayatlar olduğunu, onların da saygın insanlar olduğunu baştan düşünce olarak kabullenmemiz gerekiyor. Biz Türkiye olarak buralarda problemler yaşıyoruz. Çoğu zaman birbirimizi kendimize benzetmeye çalışıyoruz. Ötekine kendi farklılığı ve biricikliği içerisinde var olma hakkı tanımak istemiyoruz. Halbuki onun o farklılığı, biricikliği, yeri geldiğinde bana çok büyük bir zenginlik olarak geri dönebilir. 

VİCDANIN ADALETİN REHBERLİĞİNE İHTİYACIMIZ VAR

- Anlattıklarınız sonucunda Türkiye'de bir Merhamet Bakanlığı kurulması gerekiyor galiba. 

- Bu ülkenin soysal rehabilitasyon programına çok ihtiyacı var. Sosyal sahada insanların kendilerini daha doğru ifade etmesini sağlayabilecek, iletişim kanallarını temizleyecek, birbirimizle daha doğru bir dille konuşmamızı sağlayacak eğitim ve rehabilitasyon programlarının uygulanması lazım. Acıyla artık uyuşmuş ruhlarımızı silkindirilmesi lazım. Bunun için hakkaniyetin, vicdanın, adaletin, merhametin rehberliğine ihtiyacımız hep var. 

Bu haber toplam 29165 defa okunmuştur
Haberin Devamı 1 2 3 4 5 

HABERE YORUM KAT

UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.