Kıskançlık duygusu, pek çok kadına hayatı zehir ediyor. Oysa özellikle fiziksel kaygılardan dolayı ortaya çıkan kıskançlığı yenmek çok kolay. İlk yapılması gereken, kusurlu olduğu düşünülen bölgeleri saklamaktan vazgeçmek ve gerçek sevgiye odaklanmak.

Malum yaz geldi ve plajlarda bikini ile dolaşmaya başladık. Yanımda çok sevdiğim bir arkadaşımla iskeleden denize atlayanları seyrediyoruz. Arkadaşım gayri ihtiyari konuşuverdi: "Yahu, haydi ben göbeğim çıktı, selülitlerim var diye üzülüyorum. Şu iskeleye kadar bile yürürken peştemale sarınıyorum.

Ama bakıyorum da güzel, incecik kadınlar bile kendilerinde kusur buluyorlar. Hiç kimse kendini sevmiyor. Ne biçim iş bu?"

Gerçekten de doğru söylüyordu. Sadece medya aracılığıyla değil, çocukluğumuzdan beri böyle koşullandırılıyoruz. Geçenlerde Osho'nun bir kitabını okuyordum. İçinde şöyle yazıyordu: "Kıskançlık kıyaslamaktır." Ne kadar da doğruydu. Bunun üzerine çok sevdiğim arkadaşıma kıskançlık üzerine yaptığım bir çalışmayı anlattım.

Günlerden bir gün, güzel bir kadın ofisime geldi. Üstelik kiloyla, göbekle falan problemi varmış gibi görünmüyordu. Şikayetini şöyle açıkladı: "Erkek arkadaşımla baş başayken hiçbir sorunum yok. Ama biraz görüşmeye ara verdiğimizde ya da grup olarak arkadaşlarımızla dışarı çıktıysak ve yanımızda onun eskiden tanıdığı kadınlar varsa kendime olan bütün güvenimi kaybediyorum. Çok canım sıkılıyor.

Hatta daha sonra baş başa kaldığımızda ona hayatı zindan edebiliyorum. Küsüyorum.
İlişkimiz neredeyse bitmek üzere. Bana yardımcı olabilir misiniz?"

Kıskançlık, hep bahsettiğim, derinlerdeki beş kök korkunun bir türevidir. Elbette kaybetme korkusu ve değersizlik ya da ölüm korkusuna bile dayanabilir. Ve bu alanda biraz ön çalışma yapılmalıdır. Kök korkuların temizliği yapılmalıdır. Ama eğer bu tarz bir kıskançlık duygusuna kapılıyorsanız, siz de bahsedeceğim çalışmayı kendi başınıza uygulayabilirsiniz.

Bu genç kadının birkaç kilo fazlalığı vardı ama rejim yaptığı halde bir türlü veremiyordu.
Artık sevgilisi de onu çekici bulmamaya başlamıştı. Korkuyordu. Ona 'en son erkek arkadaşıyla birlikte başka kadınları kıskandığı bir olayı' hatırlattım. Duyguya girdi. Ve topraklamaya başladık. Ortaya çıkan duygular, en sertinden en hafifine kadar ifade bulmak zorunda. Tespit değil, ifade edilmeli. Bu çok önemli.

Bu kadın, öncelikle diğer kadınlarla kendini kıyasladığını ve özellikle de kendisinden zayıfsa daha kötü hissettiğini gözlemledi. O kadına veya erkek arkadaşına öfkesi vardı ama altından kendi vücuduna ve elbette bunu değiştiremediği için Allah'a öfkeliydi. Hatta küsmüştü.

orkmadan bu duyguların tepkilerini verdik. Sırasıyla intikam, nefret, öfke, suçluluk, utanç gibi duygular çıktı ortaya. Bütün var olan negatif duygular doğru ifade bulur ve doğru topraklanırsa, sonuçta sinüs eğrisi olan duygular, umut ve olumlu duygulara doğru harekete geçer.
Umut duygusunu yakalar yakalamaz, kendisiyle bir karar aldık. 

DOĞA BOŞLUKLARI DOLDURUR 

Bir kadın, eğer bedeninin göbek kısmını beğenmiyor ve hatta ondan utanıyorsa, yaşam enerjisini ya da öz denilen ruh parçasını bedeninin sadece sevdiği kısımlarına odaklar.
Özellikle çıplakken ya da kendisinden daha zayıf bir kadının yanında iken, yaşam frekansının bir kısmı dışarı çıkar. Göbek kısmı boşta kalır. Bunu düzeltebilmek için öncelikle yukarıda belirttiğim topraklama yapılmalı ve sonra göbeğe kabul vererek, burayı doldurmalıyız.
Nasıl mı? Kendinizi en çekici, en güzel hissettiğiniz bir andaki enerjinizi hatırlayıp bu duyguyu çıplakken ya da başka güzel kadınlarla beraberken yaymaya çalışmak.

Zaten doğa boşlukları dolduruyor. Kendinizi saklamaktan o dakika vazgeçmelisiniz. Yani tamamen topraklanmış ve duygunuzu pozitife döndürmüşken. Bundan önce çıplak kalmanız boşa kürek çekmek olur.

Buna 21 gün devam etti. Ve ne oldu dersiniz?

İnsanın başkalarına çekici, seksi, güzel gelen yanı fiziksel özellikleri değildir. Eğer sadece fiziksel güzelliğinize çekilenler varsa, bu geçici ve aldatıcı, hatta güzel olan taraf için tatmin etmeyecek bir ilişki halini alır. Çünkü gerçek sevgi, sadece içinizdeki sadece size özel olan yaşam enerjinize, yani ruhunuzun yaydığı frekansa gelir.

Bedeninizin tamamına bu frekansı yayabilirseniz, ilk gözlemleyeceğiniz sonuç büyük bir huzur ve coşku halidir. Ve bunu, önleyemeyeceğiniz bir çekicilik takip eder. Artık herkes sizinle ilgileniyordur. Daha fazla dikkat çekersiniz. Bunun için eskiden ezberlediğiniz küsmek, kıskandırmak, kurban gibi davranmak, şikayet etmek gibi yöntemleri bırakırsınız.
İkinci ve daha da önemli sonuç, göbeğiniz kendiliğinden güzelleşir. Ve inatçı kilolar daha kolay gider.

Deneyin muhakkak.

Şu anda o çok sevdiğim arkadaşım da bu aşamada ve hemen huzur duygusunu yakaladı bile. Süreç içindeki duygusal iniş çıkışlar doğaldır. Korkmayın.

Kıskançlığınızı artık rafa kaldırabilirsiniz.