ALEV DİLSİZ / YENİŞAFAK CUMARTESİ

Anneliği çok önemli, ulvi bir görev ve büyük sorumluluk gerektiren bir meslek olarak gördüğünü belirten Nilüfer Bulut, “Bu sorumluluğu taşıyabileceğine inanan insanların anne olmaya karar vermesi gerekiyor. Toplumun geleceğini belirleyen, hayattaki en zor meslek olarak, annelik mesleğini başaran kadının her şeyi başaracağına inanıyorum” diyor.

Nilüfer Bulut kısa adı TİKAD olan Türkiye İş Kadınları Derneği'nin kurucusu ve Yönetim Kurulu Başkanı. Siyasetin içinde olan bir aileden gelen Nilüfer Bulut, bu nedenle her zaman ülke sorunlarını yakından takip eden bir iş kadını. Eğitimci olan babasının desteğini alıp, tek başına mücadele ederek bugünlere geldiğini belirten TİKAD Başkanı, iki de kız annesi. Bulut, Türk kadınının kendisine inanması gerektiğinin altını çiziyor. Nilüfer Bulut'la yaptığımız röportajla güçlü kadınların dünyasına uzandık.

İş hayatında sizi tetikleyen şey ne oldu?

Daha gençlik yıllarımda düşünürken “Üniversitede akademik kariyer mi, iş dünyası mı" derken, iktisat hocamdan duyduğum 'limon satın, ticaret yapın' sözüyle bir karar aldım. Bu karar üzerine finans sektöründe iş hayatıma başladım. Sonra anne olunca daha esnek bir çalışma ortamı sağlamak için inşaat sektöründe faaliyet gösteren aile şirketimizde iş yaşamıma devam ettim. Ancak özgür ruhlu, hızlı düşünen ve hızlı kararlar alan, bu kararları hayata geçirmek isteyen bir yapıya sahip olduğum için farklı sektörlere de yöneldim.

TİKAD hangi ihtiyacın ürünüdür? Amaçları nelerdir?

Bizler ilk yola çıktığımızda şunu düşündük: Kadın derneği denince akla ne geliyor? Bugün ülkemizde bu ve benzeri pek çok derneğin var olduğu yadsınamaz bir gerçek. Öte yandan özellikle sosyal ve ekonomik alanda kadınların sesini duyurabilecekleri, görüşlerini kamuoyu ile paylaşabilecekleri bir yapı mevcut değil. İşte TİKAD bu ihtiyacını karşılamak için, iş kadınlarını bir araya getirerek ve Türkiye'nin çağdaş yüzünü dünyaya anlatmayı amaçlayarak kuruldu.

Türkiye'nin “lobi faaliyetleriyle” ilgili çalışmalarınız var mı?

Almanya, Fransa, İngiltere, Hollanda, Amerika İş Kadınları dernekleri ve Dünya Bilim Sanat Akademisi ile işbirliği içerisinde birçok organizasyon düzenledik. Türkiye'nin TİKAD olarak sorunlarını ayrım yapmadan ele alıp çözmeye çalışıyoruz Türkiye'nin lobi faaliyetlerini de güçlendiriyoruz.

ÇOCUK DA YAPILIR KARİYER DE

Gündemin ağırlıklı konusu ekonomik kriz. Bununla ilgili neler söylemek istersiniz?

Dünyada yaşanan ekonomik krizi, Türkiye olarak doğru okumalıyız. Fısıltı gazetelerinin yaymaya çalıştığı güvensiz ortama, finans sektörü ve iş dünyasının müsaade etmemesi gerekir. Güven her şeyden önemlidir. Ayrıca bugün yaşanan finansal kriz her ne kadar global dense de nedenleri ve etkileri göz önüne alındığında ülkeden ülkeye farklılık gösterdiğini görmekteyiz. Küresel krizi ve bizim krizimizi çok iyi analiz etmek zorunda olduğumuz kanısındayım.

Sorunlar böyle. Çözüm nasıl olmalı sizce?

Bütün otoritelerin ortaya koyduğu gibi aynı anda hem istihdamı hem büyümeyi hem de iç pazarı destekleyen ama enflasyonun da belli ölçülerde kontrol altında kalmasını sağlayan bir programı yazmak-tasarlamak mümkündür. Bu program Uluslararası Para Fonu IMF ile müzakere edilebilir.

Kadınların önce anne olmasını dile getiriyorsunuz. Peki, hem çocuk hem kariyer nasıl yapılır?

Anneliği çok önemli, ulvi bir görev ve büyük bir sorumluluk gerektiren bir meslek olarak görüyorum. Toplumun geleceğini belirleyen, hayattaki en zor meslek olarak, annelik mesleğini başaran kadının, her şeyi başaracağına inanıyorum. Önce kararlı olmak, zamanı iyi kullanmak, iyi koordine olmak, hedef belirlemek, sosyal olmak ve bunu istemek; bunları başarıp hayatına geçiren kadının hem kendi kimliğini hem de iş kadını kimliğini başarıyla temsil edebileceğine inanıyorum.

Davos'ta Başbakanımızın yaşadığı olay dış politikamızı olumsuz yönde etkiler mi?

Davos Zirvesi'nde Sayın Başbakanımız, Türkiye'nin 3. Dünya ülkesi olmadığını, 700 yıllık bir geçmişe sahip, 90 yıllık bir cumhuriyet olarak bölgenin ve dünyanın en önemli ülkesi olduğunu tüm dünyaya gösterdi. Dış politikamızı olumsuz etkilemeyeceğine, Türkiye'yi daha da güçlü kılacağına inanıyorum. Türkiye, “Yurtta Cihanda Sulh” ilkesiyle şekillenen siyasal kültürü ile uyumlu bir şekilde dünyada, şiddetten uzak, barışçıl bir rol üstlenmeye devam edecektir.

ÇALIŞMAK ZİNDE TUTAR

Nilüfer Bulut'un bir günü nasıl geçiyor?

Güne erken başlamaya çalışırım. Kahvaltı alışkanlığım olmadığı için hazırlanıp şirkete giderim. Ben iş odaklı yaşayan bir insan olduğum için programım iş toplantıları ile dolu olur. Program yaparken zamanı iyi kullanmaya çalışır, günü verimli geçirmek isterim. Günün sonunda alışveriş yapmak benim için en büyük zevktir.

Yoğun bir çalışma hayatınız var. Kendinize vakit ayırdığınızda nelerle uğraşmak sizi dinlendiriyor?

İki tane kızım var, Nida ve Dila. Nida Koç Üniversitesi'nde, Dila lise öğrencisi. Boş zamanlarımda onlarla olmak, sinemaya gitmek, Bebek'te yürüyüş yapmak beni dinlendiriyor.

Yıllardır değişmeyen fiziğinizi neye borçlusunuz?

Teşekkür ederim. Çalışmak insanı zinde tutuyor. Hayatı olduğu gibi kabul etmek ve hoşgörüyü de ekleyebiliriz.

98 kararlı kadın

TİKAD'ın üyeleri arasında kimler var?

Demet Sabancı Çetindoğan, Prof. Neşe Kavak, Sema Güral Sürmeli, Dilek Hanif, Gülden Yılmaz aklıma hemen gelen birkaç isim. Ancak birbirinden başarılı 98 üyemiz var.

Derneğinize üye olan iş kadınları kaç saatini derneğe ayırıyorlar?

Bu değişiyor. Haftanın bir günü, Çarşamba günlerini derneğe ayırıyoruz.

Kararları nasıl alıyorsunuz?

10 kişilik bir yönetim kurulumuz var. Kararları Yönetim Kurulunda alıyoruz.

TİKAD' a üye alırken kriterleriniz neler?

TİKAD' a üye olmak için işveren ve sektöründe profesyonel lider kadın olmalı. Ayrıca TİKAD üyesi olan iki kişinin referansı gerekiyor. Giriş aidatımız 1000 Euro'dur. Üyelik müracaatı Yönetim Kurulu'nda değerlendiriliyor. Yönetim Kurulu kararı ile asil üyeliğe kabul ediliyor.