Newsweek Türkiye'den Mine Akverdi'nin haberine göre, 2007 yılında İsveç'te, 1244 kişi üzerinde yapılan ufak çaplı bir bilimsel araştırma, kültür-sanat etkinliklerine katılmanın insanın ruh sağlığına iyi geldiğini ispatladı. Sinemaya, konsere, müzeye, tiyatroya veya sergiye sık gidenlerin gitmeyenlere oranla kendini daha iyi hissettiği, depresyon ve anksiyete oranlarının daha düşük olduğu, hatta daha uzun yaşadıkları araştırmanın en önemli sonucuydu. Norveç Bilim ve Teknoloji Üniversitesi’nin (Norwegian University of Science and Technology) geçen yıl yaptığı dev araştırmanın sonucu da çarpıcı: Kültür sanat etkinlikleri depresyon ve stresi önlemede son derece etkili.

Nord-Trøndelag Sağlık Araştırması (Nord-Trøndelag Health Study) başlığı altında yürütülen araştırmada 48 bin 289 katılımcı fiziksel ve ruhsal açıdan değerlendirildi, hastalar kan ve idrar testleri yapılarak klinik kontrollerden geçirildi; anket formları doldurulup karşılıklı görüşmelerle her birinin ayrıntılı sağlık profili oluşturuldu. Ardından da kültür sanat etkinliklerinin bu kişiler üzerindeki etkileri incelenmeye başladı.

SANAT ÜZÜNTÜYÜ YOK EDİYOR

Araştırmanın yöneticilerinden Prof. Jostein Holmen "Kültür-sanat etkinliklerinin hem kadınlar hem erkeklerin beden ve ruh sağlığı üzerinde olumlu etkisi var” diyor. Buna göre kültürel etkinliklere katılmak bir topluluğun parçası olma hissi veriyor, böylece yalnızlığı ve üzüntüyü yok ediyor; olumsuz duygu ve düşüncelerden uzaklaşmak için ortam sağlıyor. Daha da önemlisi sanatın insan beyni ve ruhu üzerindeki uyarıcı etkisi sayesinde problemlere daha farklı bir yönden bakmaya olanak sağlıyor.

Bir diğer ilginç ayrıntıysa kültür-sanatın olumlu etkisinin sosyo-ekonomik farklılıklar gözetmemesi, ister kamyon şoförü olsun ister banka genel müdürü, herkesin üzerinde aynı olumlu etkiyi yaratması.

Haberin detayları Newsweek Türkiye'de.