Gebelikte Depresyon: Sıklık, Risk Faktörleri ve Tedavisi
Gebelikte Depresyon: Sıklık, Risk Faktörleri ve Tedavisi - Kıymet Yeşilçiçek Çalık ve Songül Aktaş’taş, Psikiyatride Güncel Yaklaşımlar Dergisi - Sayı 2011; 3(1):142-162
Beslenme ve Gebelik Depresyonu
Gebelik depresyonuna yatkınlığı artırdığı düşünülen bir diğer olası faktör gebelikteki beslenme düzenidir. Beslenme, nörotransmitter geçişi için temel elementi sağlayarak hipotalamus-pitüiter-adrenal (HPA) eksenindeki işlevlerin düzenli çalışmasını sağlar.[13] Gebelikte B6 ve B12 vitamini, çinko, magnezyum gibi vitamin ve elementler yeterince alınması halinde serotonin hormonu üzerinde olumlu etki yaratarak depresyonu önlenmesine yardımcı olur.[36] Gebelik depresyonunu etkileyebileceği düşünülen bir diğer element ise omega-3’tür. Kanıta dayalı çalışmalar, vücutta omega-3 yağ asiti düzeyinin
düşüklüğünün gebelik boyunca ve doğumdan sonraki süreçte ortaya çıkan depresif belirtilerle ilişkili olduğunu göstermiştir.[37] Omega-3 yağ asidinin serotonin işlevleri üzerindeki etkisinden dolayı antidepresan etki gösterebileceği belirtilmektedir. Perinatal depresyonların tedavisi ve önlenmesine yönelik omega-3 yağ asidi kullanımı üzerine yapılan klinik çalışmalarda, omega-3 yağ asidi kullananlarda kullanmayan gruba göre (plasebo grup) anlamlı düzeyde daha az depresif belirti görülmüştür.[37] Cho ve arkadaşlarının [38] gebelikte folik asit alımının gebelik depresyonunu azaltıcı etkisinin incelendiği 1276 gebe üzerindeki çalışmalarında; folik asit alımının gebelik depresyonunu azaltıcı etkisinin olmadığı saptanmıştır. Araştırmacılar, beslenmenin gebelik depresyonuyla ilişkisinden söz edebilmek için beslenmenin çok boyutlu değerlendirilmesinin gerektiği ve bu konuda daha çok çalışmaya ihtiyaç duyulduğunu belirtmektedir.
HABERE YORUM KAT
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.