HALE CEYLAN BARLAS / STAR

Günümüzde çocuklarının arkadaş çevresini, madde bağımlısı olup olmadığını merak eden bazı aileler dedektiflere başvuruyor. Anne ve babalar bunun için dedektife 4 ile 7 bin YTL arasında para ödüyor. Prof. Dr. Haluk Yavuzer ise çocukları takip ettirmenin son derece yanlış olduğu görüşünde.

Dedektiflik, yıllarca herkes tarafından ajanlık gibi algılandı. Filmlerde ise genelde hep bir cinayet soruşturması ya da bir kadın veya bir erkeğin aldatıldığını düşündüğü için dedektiflere başvurması olarak karşımıza çıktı. Şimdi ise alışagelmişin dışında aileler çocuklarını takip ettirmek için bu yola başvuruyor. Sebep ise belli: ‘Çocuğum kötü yola düşmesin.’

Çocuklarını takip ettirmek için ailelerin başvurduğu dedektiflerden biri de özel bir dedektiflik bürosu olan Aynil Topaloğlu. Bu mesleği, 12 yıldır dedektiflik yapan eşi Yaşar Topaloğlu’ndan öğrenen Aynil Topaloğlu ‘Eşim orduda aldığı eğitimden sonra yurtdışında da eğitim gördü. O yüzden ben de eğitimi eşimden aldım, onun öğrettikleri doğrultusunda hareket ediyorum’ diyor.

Topaloğlu, eskiden kadınların eşlerini takip ettirdiğini belirterek, günümüzde durumun çocukların takip edilmesine kadar geldiğini söylüyor: ‘Önceleri gelen müşterilerimizin yüzde 90’ı kadındı. Hepsi kocalarını takip etmemizi istiyordu. Daha sonra bu değişti ve erkekler bize başvurmaya başladı. Şimdi ise çocukları şehir dışında okumaya giden ya da çocuğunun ne yaptığını bilmek isteyen aileler yoğun bir şekilde bize geliyorlar.’

24 SAAT TAKİP EDİYORUZ

‘Aileler çocuklarını neden takip ettiriyorlar?’ diye sorduğumuz Topaloğlu şu yanıtı veriyor: ‘Daha çok uyuşturucudan şüphelendikleri için o konu üzerinde takiplerimiz oluyor. Bunun dışında eğer kızı şehir dışında okuyorsa kiminle yaşadığını, ya da çocuklarının okula gidip gitmediğini, sigara kullanıp kullanmadığını, arkadaş çevresinin nasıl olduğunu, çeteye karışıp karışmadığını da araştırıyoruz. Tabii bunların dışında çocuğu evlenmeden önce karşı tarafı araştırmamızı isteyen aileler de oluyor.’

Topaloğlu, takip edilecek kişi hakkında detaylı bilgi alarak işe başladıklarını belirterek ‘İş eğer sadece takipse sadece dış mekanlarda 24 saat boyunca takip ediyoruz. Gizli fotoğraf makinelerimizle ve kameralarımızla da kayıt yapıyoruz. Bu işin ücreti 4 ile 7 bin YTL arasında değişiyor’ diyor.

VİCDAN AZABI ÇEKİYORUM

Takip ettikleri çocukların ailelerine konu hakkında kesin kanıtlar elde etmeden bilgi vermediklerini söyleyen Aynil Topaloğlu, şöyle devam ediyor: ‘Eğer takip ettiğimiz çocuk hakkında kesin verilere ulaşamazsak, onun yaşlarında birini arkadaş ortamına sokup bilgi topluyoruz. Bir süre yakın arkadaşlık kuruyor. Tabii bu arkadaşlığı sırasında arkadaşımızın yanında hep bir kayıt cihazı oluyor ve yanlış bir durum varsa bu sayede kesinlik kazanmış oluyor.’

Araştırmalarını yaparken gencin takip edildiğini anlamaması için büyük bir özenle çalıştıklarını da anlatan Topaloğlu ‘Takip edildiklerini anlarlarsa psikolojileri bozulabilir. O yüzden büyük bir titizlikle yapıyoruz işimizi. Zaten bize başvuran aileler de genelde varlıklı ve ne yapmaları gerektiğini bilen aileler olduğu için takip bittikten sonra da çocuklarına böyle bir konudan bahsetmiyorlar’ diyor.

Bu işi her ne kadar profesyonelce yapsa da zaman zaman yaptığı işten dolayı vicdan azabı çektiğini de belirten dedektif Topaloğlu ‘Eşim artık bu konuda katılaştığı için vicdan azabı çekmiyor. Aksine ‘İşimizi yapıyoruz’ diyor. Ama ben çok üzülüyorum. Aşırı hassas ve duygusalım. Bazen ispat etmekten dahi rahatsız oluyorum’ diye konuşuyor.

Dikkat ! Çocuğunuzu kaybedebilirsiniz

TAKİP edildiğini öğrenen bir çocuğun psikolojisinin ne yönde etkileneceği hakkında bilgi aldığımız psikolog Prof. Dr. Haluk Yavuzer, çocukları takip ettirmenin son derece yanlış olduğunu söylüyor: ‘Öncelikle anne ve babalar görevlerini tam olarak yapmalılar. Ailelerin çocuklarının gelişme dönemlerinde bağ kurmaları çok önemli çünkü bu dönemlerde yanlış yollara sapmaz. Ama siz bunları yapmayıp sonra da çocuğunuzu takip ettirmeye kalkarsanız işte o zaman çocuk başka yollara sapar. Takip edildiğini öğrenen çocuk güven bunalımı yaşayacaktır. O zaman da kuşak çatışması ortaya çıkar. Öncelikle aileler çocuklarına zaman ayırıp onlarla ilgilenmeliler. İlgilenmeyip, ne derdi var öğrenmeyip, bir paylaşım içine girmeyip, dedektiflerden yardım almaya kalkarsanız işte o zaman çocuğunuzu tamamen elinizden kaçırıp onu kaybedebilirsiniz.’