1. HABERLER

  2. PSİKOLOJİ

  3. Çocuğun Kendiside Psikoterapiye Gelmeli

Çocuğun Kendiside Psikoterapiye Gelmeli

Çocuğun kendisinin psikoterapiye gelmesi önemlidir. Ancak bu yalnız çocukla sınırlı kalmamalı, aile ve gerekli görüldüğü takdirde öğretmen de psikoterapi seanslarına katılmalıdır.

A+A-

Çocuğun kendisinin psikoterapiye gelmesi önemlidir. Ancak bu yalnız çocukla sınırlı kalmamalı, aile ve gerekli görüldüğü takdirde öğretmen de psikoterapi seanslarına katılmalıdır.

Psikoterapiye katılım nasıl olmalı?

Psikoterapide, önce aile çalışmaları hedefleniyor. Bu terapiler de aile tutumları çalışılıyor, çünkü aile davranışlarının değişimi sonuç almak için önem kazanıyor. Depresyon yaşayan çocuğun anne babasının ruh sağlığı ve öğretmenin kendisine davranışları bu aşamada önemlidir. Tedavi ekibi, aile ve öğretmenin işbirliğine girmesi gerekiyor. Öğretmenin çocuğa güven vermesi lazım ki, o da okulda kendisini güvende hissetsin. Çocuğun kendisinin psikoterapiye gelmesi önemli ancak bu yalnız çocukla sınırlı kalmamalı, aile ve öğretmen de katılmalıdır.

Çocukların gösterdikleri davranış sorunları nelerdir?

Alt ıslatma, dışkı kaçırma, parmak emme, somatik şikayetler, mide bulantıları, ağlamalar yoğun görülüyor. Klinik çalışmalarımızda ailelerin bazı davranrışlarla ilgili fazla kaygı yaşadığını gözlüyoruz. İlk dönemlerden itibaren çocuğun bedenini keşfi önemlidir. Suçluluk yaratmamak lazım, eğer yoğunsa bir sorun vardır ve yardım alınmalıdır. Kazandığı bir takım becerileri kaybetmesi yani regresyon, yemek yemeyi beceremeyişi, anneden yardım etmesi gibi davranışlar da görülebiliyor.

Yeni kardeş depresyona sebep olabiliyor

İkinci kardeş de bazen depresyon oluşturuyor. İlk ve tek çocuklar bunu çok yaşıyor. Çocuk burada, annem babam beni sevmeyecek mi endişesini yaşıyor. Bazen kardeşe zarar vermek gibi bir tepki geliştiriyor. Bazen de kardeşi çok sevdiğini gösteriyor. Anne ve baba, kardeş kıskançlığına inanmıyor fakat çocuk, bu çatışma ve güçlük duygusunu aynı anda yaşayabiliyor. 'Canım çok sıkılıyor diyen çocuklar'dır bunlar. Uyku sorunları iştahın az veya çok olması, sürekli yönlendirilme ihtiyacı ve korkular çok görülüyor. Kendini güvende hissetmediği için bunlar oluyor.


 

KAYNAK: BUGÜN GAZETESİ

DR. AHMET ÇEVİKASLAN
UZM. PSK. AYNUR SAYIM

Bu haber toplam 1683 defa okunmuştur

HABERE YORUM KAT

UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.